Bu fotoğrafı, tarihi ve kültürel açıdan derin bir öneme sahip olan Sveti Stefan (Demir) Kilisesi’nin içinde çektim. İstanbul’da, Haliç kıyısında yer alan bu gösterişli, üç kubbeli haç planlı bazilika, Bulgar Ulusal Uyanışı’nın önemli bir merkezi haline gelmiştir. Kilisenin kökeni, devlet adamı Stefan Bogoridi tarafından bağışlanan ve 9 Ekim 1849’da ibadete açılan küçük ahşap bir kiliseye dayanmaktadır.

Ön plandaki altın avize, ince işçiliğiyle izleyicinin dikkatini çekerken, mum ışığı arka plandaki İsa figürünü nazikçe aydınlatıyor. Işık ve kutsal sanatın bu etkileşimi, derin bir manevi atmosfer ve huşu hissi yaratıyor. Kilisenin mihrabı Haliç’e bakarken, narteksin üzerinde Yaroslavl’da dökülen altı çan ile süslenmiş 40 metre yüksekliğinde bir çan kulesi yer alıyor. Bu kutsal mekan, 19. yüzyıl Bulgar milliyetçi hareketiyle bağlantılıdır ve Bulgar Eksarhlığı’nın tanınmasına ilişkin Sultan Abdülaziz’in 1870 tarihli fermanının burada okunmasıyla taçlanmıştır. Kilise, inanç birliğini ve bir toplumun kalıcı ruhunu temsil ederek tarihi ve mimari bir hazine olma özelliği taşımaktadır.